COVID-19 salgınının Türkiye'nin su ürünleri ihracatı üzerindeki ilk etkileri değerlendirildi
COVID-19 salgınının Türkiye'nin su ürünleri ihracatı üzerindeki ilk etkileri değerlendirildi.
İSTE, 2019 yılı sonunda Çin’de ortaya çıkan ve pandemi olarak dünyayı etkisi altına alan COVID-19 ile mücadele kapsamında bilimsel çalışmalar yapmaya devam etmektedir.
İSTE Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Mehmet Fatih Can, Dr. Öğr. Üyesi Emrah Şimşek, Doç. Dr. Aydın Demirci, Doç. Dr. Sevil Demirci ve İSTE Denizcilik Meslek Yüksekokulu Öğr. Gör. Özkan Akar, birlikte yaptıkları çalışma ile COVID-19 salgınının Türkiye'nin su ürünleri ihracatı üzerindeki ilk etkilerini değerlendirmişlerdir. Çalışmanın özet ve detayları;
Çalışmanın özeti
Covid-19'un dünyadaki insan yaşamının farklı bileşenleri üzerindeki olumsuz etkilerini anlama çabaları giderek artmaktadır. Balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği krizden en çok etkilenen sektörler arasındadır. Bu sektörler Türkiye ekonomisi için yüksek ihracat potansiyeline sahiptirler. Bu nedenle bu çalışmada Covid-19'un Türkiye'nin su ürünleri ihracatı üzerindeki ilk etkilerini değerlendirmeye çalıştık. Su ürünlerinin miktarına (kg) ve gümrük değerine ($) ilişkin ihracat verileri 2019 ve 2020'nin ilk çeyreğine aittir. Fisher miktar endeksi ve fiyat endeksi, 2019-2020 yılları arasında ihraç edilen ürünlerin miktar ve gümrük değerlerindeki ortalama olarak sırasıyla %3,79 ve %4,22 azaldığını göstermiştir. İhracat istatistiklerinin ayrıntılı analizi, ihraç edilen bazı ürünlerin ve ihraç edilen bazı ülkelerin Türkiye’ nin su ürünleri ihracatının yönünü ve gücünü belirlediğini göstermiştir. Bu ürünler ağırlıklı olarak taze levrek, çipura, mavi yüzgeçli orkinos, sazan ve başlıca ülkeler ise Almanya, Hollanda, İspanya, İtalya, Rusya, Yunanistan ve Japonya olup, bu ürünlerin 2019'dan 2020'ye göre ihracatı % -7,89 (miktar) ve % -7,43 (gümrük değeri-$) olarak değişmiştir (azalmıştır). Bunların yanında Çin, Hong Kong ve ABD'ye ihraç edilen dondurulmuş deniz hıyarı sırasıyla %56.07, %24 ve %5,5 oranında, dondurulmuş veya taze yengeç, karides, ıstakoz, dondurulmuş fileto (alabalık, çipura ve levrek) ve canlı balık (çipura ve levrek) ihracatı da azalmıştır. Genel düşüşün aksine Güney Kore, Yunanistan ve Çin'e ihraç edilen taze, canlı ve dondurulmuş salyangoz, midye, ahtapot, kalamar, mürekkepbalığı 2020'de 2019' a göre %58,59 oranında artmıştır. Ayrıca, ihraç edilen kurutulmuş, tuzlanmış veya salamura edilmiş balık ve tütsülenmiş balık (miktar olarak % 7.24), konserve su ürünleri (miktar olarak% 26.63) ve donmuş levrek, çipura ve ton balığı (miktar olarak %7.56) artmıştır. Sonuç olarak, genelde, konserve, dondurulmuş ve tütsülenmiş balık olarak ihraç edilen ürünlerin talebinde bir artış olduğu belirlenmiştir. Ancak bu artışlar, henüz diğer ürünlerin taleplerindeki düşüşleri telafi etmemiştir. Bu kaotik durumda, Türk hükümeti öncelikle kısa dönemde balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği sektörlerine derhal fon sağlamalıdır. Risk yönetimi bağlamında, hükümet orta ve uzun vadede balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği sektörlerini korumak ve iyileştirmek amacıyla işleme endüstrileri için hem hacim hem de ürün çeşitliliğinde kapasitenin arttırılması ile ilgili olarak yeni düzenlemeler ve promosyonlar yapmalıdır
Makalenin tam metnine bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz: https://dergipark.org.tr/tr/pub/marlife/issue/55380/727253